Related Posts with Thumbnails
""Ve zennûni iz zehebe mugâdıben fe zanne en len nakdire aleyhi fe nâdâ fiz zulumâti en lâ ilâhe illâ ente subhâneke innî kuntu minez zâlimîn 21/87" "i must not fear. fear is the mindkiller. fear is the little death that brings total obliteration. i will face my fear. i will permit it to pass over me and through me. and when it has gone past i will turn the inner eye to see its path. where the fear is gone there will be nothing. only i will remain."

2 Mart 2011 Çarşamba

Bak Beyim, Sana İki Çift Lafım Var!


    Feysbuk, ff, tamblır, tivittır gibi sosyal medya araçlarını kullanmam ama  insanların  temel ihtiyaçlarından biri olan beğenilme ve takdir edilme gibi unsurları barındıran, insanları   varlık gerçeğiyle vicahen olmasa dahi bağlayan araçlar olduğu için önemli olduğunu düşünürüm.  Nihayetinde devrimler! bile feysbuktan, tivittır'dan  yapılır oldu. Her ne kadar kişisel birer çöplüğe de dönmüş olsa da insanların en önemli ontolojik meselelerinden biri olan "anlamak/anlamlandırmak" amaçlarına hizmet ettiğine inanırım.  Maslow'a göre bunu ihtiyaç hiyeraşisinin en altına ya da en üstüne koysak bile ihtiyaçlar hiyeraşisinde bir yeri olduğunu kabul etmek gerek.




     Türk'ün internetle imtihanı ziyadesiyle yasaklarla devam ediyor. Gugılın, şu an bu postu yazmama ve sizin de okumanıza vesile olan blogger hizmetide internet yasakları tarihimize altın harflerle yazılacak bir yasağa mevzuu bahis olmuş durumda. 5846 sayılı yasanın müphem sınırlarından ya da ceza normlarımızda suçun işleniş anı ve suç yeri gibi kavramların geniş yorumundaki sıkıntılar bu tür garabetlere yol açıyor olabilir.  Dokrtrinde bir çözüm üretmek mümkündür muhakkak ya da blogger ile  "illegal" -ki tartışmaya açık, ama suç olduğuda aşikar- sayfaların temizlenmesi gibi anlaşma dicitürk yetkilileri tarafından yapılabilirdi. Ama bu işin kolay tarafı. Güç bende, koparırım kafalarını olur biter.  



    Tüm her şey bir tarafa benim takıldığım nokta; dicitürk'ün yaptığı açıklamada yer alan; "Halkımızdan almış olduğumuz destekle..."  ifadesi. Ne halkı Sao Tome Prensliğinin vatandaşları mı sizi seçti. Hangi erk senin ki? İnsanlar kalitesiz hizmetlerini fahiş fiyatlarla alıyor diye mi destek vermiş oluyor destek dediğin, kolonları tuttuğu kirişlerin aldığı türden mi?            
Türk futboluna  kazandığın  ölçeğe yaraşır bir tesis mi sundun?


Gerçekten sinir bozucu bir ifade biçimi. Bakkal Bahattin amcanın tevessül etmeyeceği bir kurumsal kimlik çalışması olsa gerek.  Beşiktaş fanatiğiyim. Mecburen bu bakkal kurumsal kimliği ile iş yapan, fahiş fiyatlarla bizi beceren bu  dicitürk'ten aldığım aboneliği iptal edeceğim. Artık sıtar ve terete'de maç olduğunda bakarız, olmadı golleri izlemekle yetiniriz. Çünkü; Maslow'un ve benim ihtiyaçlar hiyeraşimde blogger'in bir yeri var.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Miğferimi cilalıyorum gibi görünüyor ama çaktırmadan da seni kesikliyorum. Sen usulca yorumunu bırak. Arkanı dönünce miğferi, üstüpüyü fırlatıp ne yazdığına bakacağım... hehe.

Related Posts with Thumbnails