Related Posts with Thumbnails
""Ve zennûni iz zehebe mugâdıben fe zanne en len nakdire aleyhi fe nâdâ fiz zulumâti en lâ ilâhe illâ ente subhâneke innî kuntu minez zâlimîn 21/87" "i must not fear. fear is the mindkiller. fear is the little death that brings total obliteration. i will face my fear. i will permit it to pass over me and through me. and when it has gone past i will turn the inner eye to see its path. where the fear is gone there will be nothing. only i will remain."

28 Ocak 2010 Perşembe

Kar








Uyudum gibi bir şey. Yada uyuduğumu sandım. aslına bakarsanız uyuduğunu bilir mi insan? Yani uyudum dediğinizde uyuduğunuzu bildiğinizden değil. Eheh korkunç ironik ama hiç bir şey bilmediğinizden uyudum dersiniz. Hafızanızın belli bir kısmını yitirseniz, ne düşünürdünüz? Yada uzun süre tanıdığınız bir arkadaşınızı aniden unutuverseniz? ne olur? işi hem edebi hemde uzun sürecek dialekt çıkarımsamalardan azade etmek adına kısa kesiyorum- adetim değildir-;


ölü olur. Unuttuğunuz anılar, geçirdiğiniz zaman, yaptığınız şeyler hepsi ölür. Düşen kartaneleri gibi, kilometrelerce yüksekten sonu gelmez dakikar sonunda düşen kartanesi gibi düşer.

Sürekli şu gerçeği düşündüm, hiç olmasaydı(ağhh bu gramer beni öldürecek. Hiç olmayan şey demek; hiç'in olmaması, varlık demek. hiçliğin yokluğu!!! Hiçliğin yokluğu varlıksa, mutlak varlıksa, hiç yoksa yani? bu nasıl varlık! Ha! Varlıkta var oluşta bir sakatlık yok mu arkadaşım? Tövbe tövbe) neyse hiç olmasaydı, ben dediğim şey. Onca saçma sapan düşünce yığını, gereksiz duygular, lüzumsuz tüketilen nefesler. Harcanan o tüm enerjiler. Başkalarının; sizin için sarf ettiği enerji. Boşluğa akıp gideceğine daha gerekli şeylere yönelseydi. Belki umumi bir hela yaptırıp topluma faydalı bir hizmet icra edilirdi. Yada birkaç okula ataç alınır, huysuz defterlerin uçları kıvrılmaz, küflenecekleri arşivlerde köşeleri düz ve ataç paslı olurdu. Yada kamu yararına çalışan bir stö'nün posta pullarına biraz daha tatlı zamk konurdu. Yada plastik çöpleri kağıtlardan ayıran bir pırıl pırıl alimünyum plastik atık çöptenekesi yapılabilir, dünya biraz daha temiz bir yer olurdu.


O-ho daha tonla olasılık var. Ne tonlası. Samanyolu galaksinin tüm yıldızları, ve çevresinde dönen o gereksiz yığın, aradaki gök taşı ve buzul göktaşı kuşakları....... hepsinden devasa amino asit enteğre ve yonga serisi yapılsa, geri kalanlar full süper iletken olsa, yani devasa bir bilgisayar yapılsa yine hesaplanamaz. Offf aklım almıyor.

___________________

Kalktım kahve yapmaya; yine bitmiş. Zaten kahve dünyanın en çabuk biten nesnesi. Türk kahvesi göz kırptı. Uğra arada bana.

Küçük bir kupa yaptım. Kupa yı değil. Yaptığım kupanın cl biriminden miktarını ölçecek kadar sabrım olmadığı için öyle diyorum.

Winston...Kırmızı soft paket. Soft paket iyidir. Maliyeti düşük olduğundan tütünü iyidir. Öyle değilse bile, soft paket iyidir.

Winston sigaramı yaktım. Avurtlarım dişlerimin sağlı sollu gediklerine geçene kadar çektim. Boktan. Boktan bir gece.

Bir tarafım korkunç öfkeli. Her gördüğü taşı tek yumrukta kıracak kadar öfkeli ve hırslı. Diğeri yumuşak güler yüzlü bir insan. Öbürünü delirtecek kadar sabırlı. Diğeri öbürünü ürkütecek kadar sabırsız öfkeli. Ne yaparsam yapayım faydasız ve aynı olduğunu görürken böyle olmam doğru değil mi?Huzursuz memnuniyetsiz. huzur bulmak için zor uğraştırıcı şeyleri istiyorum. Sıkılırım. Bir gün durup bundan sonra hep aynı mı? Ne yani buraya bu aynılığı görmek için mi çıktım? Sorusunu sormak istemiyorum. O yüzden durmayacağım sürekli hareket edeceğim işime bakmalıyım. Köpek balıkları sürekli yemek yer. Yemek zorundadır. Çünkü yüzgeçlerini oynatmazsa batar dibe. Batmamak için yemek yer, yüzgeçlerini sürekli hareketli tutmak için. Bu sürüp durur bunu biraz bıraktığında dibe batar.

Çoğu şeyi hak etmiyorum belki. Belki gerçek bir insan değilim. Akranlarım doğru düzgün insan olmayı becermişken. Ben herşey düzgün, huzurlu giderken pat döner tekmeyi çakıyorum. Niye neden bilmiyorum.

Aslında kış gecesi çağırıyor. Tam kar yağarken. İsa'nın nefes aldığı gece, uçuşların kolay olduğu gece doğdun. Al çantanı, bul boğa boynuzu saf çelik çakını, biraz kitap, biraz kağıt git ormandaki terkedilmiş gözetleme kulesine. Sessiz sedasız yaşa. Yokmuş gibi.

Ahah yine ironi yine ironi. Aslında lanet sokratesi ben boğazlamalıydım. Ölürken o baldıran içip karizmatik laflar etmemeliydi şerefsiz. Uçurumun kenarında durarken;

-Tabi hocam, nasıl denizin sesi falezlerden bize yükseliyorsa, bilgi de bizi öyle yüceltir.
-Tabi ki!

Başını göğe kaldırır ellerini yana açar;

-işte bu oğlum hayatın ve içindeki nafileliğin yenik düştüğü an bu. Falezlerden yükselen ses bizim, ideaya yükselişimiz.......

Sözlerini tamamlayamadan, beyaz köpüklerinin süvarilerini taşıyan atlara benze
diği azğın denize iti veririm.

-Hayır allahın belası, falezlerden yükselen senin çaresiz çığlığın ve düşen, hiçliğe, boğulan, sen ve kendin ve tüm saçmalıkların. al sana ironi.

Bu kalleşliği yapardım. Çünkü zaten o terkedilmiş gözetleme kulesindeyim. Yıllardır ordan, salak dünyaya bakıyorum. Gördüğüm tek şey se, herşeyin hiç olduğu. ahah. herşey hiç se, herşeyin anlamı varlık değildir. Varlığın anlamı hiçse, ne yaparsam yapayım nafile.

2 yorum:

  1. kuvvetle muhtemeldir ki yazıyla alakasız bi yorum olucak..
    okudum.. saat sabahın 4,5u.. uyanığım hala.. uyku denen nedense son günlerde geç saatlerde uğrar oldu gözlerime.. göz kapaklarım kapansa da beynimdeki yankıları susturamıyor yine aynı beynim.. san kontrolü kendinde sanıyor ya hani, değil bazı şeylerde aslında.. dışarda kar yağıyor.. sokağa çöp arabası bile uğramadı bu gece.. ellerim buz tuttu, evi kalorifer bile ısıtamıyor.. üşüyorum.. karnım acıktı.. uykum yok.. sabah oldu. zorunluluklar silsilesi içine sıkışmış kendini önemli sanan küçük varlıklarız işte, aslında belk, hepsi bu.. uykuyu sevme halimden bundan belki.. hani yazmışsın ya, insan uyuduğunu bilebilir mi? hatırlamadıgımız için uyuduk sanırız. ve hafızamızı kaybetsek o anı da uyku gibi algılayabiliriz belki. belki d uykuyu sevmem bu yüzdendir. bu kadar unutmaya çabalayan birinin uykuya düşkünlüğü, hatırlamadığında mutlu olmasından olabilir.. ya da aslında hayat o kadar komplike değildir d sadece tembelimdir.. bak bu da mantıklı..

    her neyse..
    bi sıcak, hemen üstüne soğuk koyarsan bardak kırılır.. cam çatlar.. sıcakla soğuk, sevgiyle nefret, mutlulukla depresyon aynı anda aynı bünyede zor durur.. çatlatır adamı.. -bir bilenin söylemleri- bu yüzden öfkeyle sabırlı adamı uzaklaştır..içindeki milyonlarca 'sen'i ben öldüremediysem d -ki o kadarcık zamanda yine d elimden gelenin en iisini yapmışımdır, ayrıca kahramanlar bile böylesine kısa zamanda hepsinden kurtulamazdı- sen öfkeliyi uzaklaştır.. sakin olan, sabırlı olan, çabalayan daha ii çünkü.. nafile olan, öfkeli olan, kendini değersiz/yetersiz gören, bunu da ukalalık maskesiyle gizlemeye çalışan.. yani ağlarken gülen adam ii diil çünkü..

    çünkü gerçek bi süvarı gözyaşlarını gizlemez.

    yazıyla alakasız olur sanmıştım ama çok da alakasız olmadı hani.. saat 04:40..
    ii uykular..

    YanıtlaSil
  2. Çok iyiydi. Neredeyse inandıracak kadar iyiydi. Wow herşeyin anlamı varmış dedirtecek kadar. ama nevroza kapılmam an meselesiydi. Aslına bakarsan göz yaşını gizlemek nasıl bir istekse diğerleri de istek. istemek kafi. krom kadar pürüssüz olabiliriz, öyle olmasa bile çelik oluruz. Değersiz ama sağlam demir. kıymetli ve pürüzsüz kromdan çelik olabilirim. Çelik çivi olabilir pekala.

    ellerinin üşümesi tercih dersem kırıcı olur dimi:)

    hehe uykuyu severim, bende. Lakin aslan yattığı yerden belli olur derler :)

    Uykunun ne olduğu pek önemli değil, aslında. Nerede uyuduğumuz önemli. Zira neticede uyanacağımız yer ona bağlı.

    hayat komplike değil diyene de bakın!schrödingerin kedisini unuttuk galiba. ben de ölü olmasını yeğlerim. tabikide tabikide anı yaşamak.

    Süvariler yanlızca evlerinde ağlar başka yerde gözyaşı dökemezler. O yüzden evlerini severler. evlerinden çıkmazlar. valla. Köpek tabiatlılardır. İlla ki kapı dışarı olacaklar :)

    Boş verin beni. arada geliyor. hep gelir işte.

    YanıtlaSil

Miğferimi cilalıyorum gibi görünüyor ama çaktırmadan da seni kesikliyorum. Sen usulca yorumunu bırak. Arkanı dönünce miğferi, üstüpüyü fırlatıp ne yazdığına bakacağım... hehe.

Related Posts with Thumbnails